top of page
Search
Writer's pictureAdmin

Endüstri 4.0'da Liderlik: Nedir bu "Agile Leadership"?


Değişim ve dönüşümün norm olduğu girişim dünyasında, etrafta olanı çabuk kavrayıp etkin aksiyon almak ve şirketi çeviklikle ileriye taşımak, girişimciye önemli bir rekabet üstünlüğü sağlar. Bu avantajı devam ettirebilmek için girişimcinin kendi liderliğine, sistemin ihtiyaçlarına göre şekil vermesi gerekir. Bu aşamada esnek ve çevik olmayı içselleştirmek önemlidir.

Girişimci, kendi liderliğine şekil verirken gücünü kendi omurgasından, yani iç kaynaklarından alır. Bir yandan bir ağaç gibi yere sağlam basıp köklerini toprakta yürütmesi, diğer yandan bir bambu gibi esnemesi gerekir. Bu hareketli duruşu sürdürebilmesi, ancak kendi "bireysel liderliğine" odaklanmasıyla mümkün olur. Bunun için ilk önce kendi Özgün Varoluşunun sesine kulak vermesi; içine dönmesi gerekir. Ancak bu derinlikten dış dünyaya yanıt verdiğinde; spontan, çevik ve yaratıcı çözümler sunması mümkün olur. Karşısına çıkan konulara tepkisel davranışlar sergilemeyi bırakmalı, özgün varoluşunun kendini yönlendirmesine izin vererek sezgisel hareket etme yetisini ortaya koymalıdır. Köklerinden aldığı güç ile rüzgara karşı direnmeden, adeta bir bambu gibi esneyerek, şartlara uyumlu bir şekilde varlığını korumalı önemlidir. Kendine bu şekilde liderlik yapan girişimci, birlikte çalıştığı insanlara da liderlik yapabilir ve bu şekilde şirketini geleceğe taşıyabilir.

Bu bilince sahip girişimcilerle yaptığım bireysel seanslarda gördüm ki; derin düşünmek için kendilerine zaman veren bireyler, Özgün varoluşlarından kaynaklanan kişisel gücün deneyimledikçe varolan durumlarını daha dürüst değerlendirerek farkındalıklarını geliştirdiler. Kendini var eden geleceğin hayalini kurdular. Bu sayede "şartların oluşması için beklemek" yerine proaktif, sezgisel, çevik ve kendine güveni yüksek aksiyonlar almaya yöneldiler.

Bu bireysel geribildirimlere ek olarak, yaptığım grup seanslarında; danışanlarıma geri bildirim alabilecekleri, samimi, destekleyici ve ortak yaratıma açık ortamları sunduğumda, beraberce günlük rutin işlerle devamlı mücadelenin bireyin hayatında yarattığı kör alanları ortadan kaldırmaya başladık. Böylece kendi özlerinde taşıdıkları cesareti, heyecanı ve yaratıcılıklarını ortaya çıkarmaya başladılar. "Özgün Varoluşları” ile temasa geçtiler ve buradan beslenebildiler. Konfor alanından çıkıp, sınırları zorlamak üzere atılması gereken kendilerine özel bebek adımları belirleyip harekete geçtiler.


379 views0 comments

Recent Posts

See All
bottom of page